Monday, April 2, 2012

Q&Q AJDA'dan Butik Çantacılık


Çanta dediğiniz şey "A" harfi ile değil "H" harfi ile başlar kadınlar için. Yani Aksesuar değil Hastalıktır. (Fransız olsaydım "A" harfi olurdu. Amore ! :) Kırık kalplere alçıdır... Güzel bir çanta omuzdayken atılan adım değişir. İnsanlık için küçük, o bünye için devasa adımlardır onlar... Bu post da çanta seven gurmeler için aperatif olarak hazırlanmıştır :)

Şu güzelliğe bakar mısınız!
Daha öğrenciyken tanıştığım bir marka Q&Q, ya da daha bilinen adıyla AJDA. Sahibi Coşkun Zararsız (Kısaca Coşun Beyciim) 1980 yılından bu yana her daim enerjik, şık ve hikaye anlatmayı seven çantaların da yaratıcısı. 

Bu güzel şey çok kıymetli bir dost için hediye olarak benimle eve geldi mesela..

Ayrıntılarını çok sevdim. Yeni sahibi de çok beğendi.

Yeni sezonda AJDA vintage ve pin up görsellerle dolu bir kolleksiyon hazırlamış.

Çantaların her biri insanlar gibi. Aynısından bir tane daha yok. Beğendiğiniz renk ve modelden bilinki sadece bir tane var. Sokakta başka birinde aynısını göremezsiniz yani.

Bende en az 8 tane AJDA vardır ama renk konusunda hem cesaret edemediğim hem de avukat dediğin koyu renk evrak çantası kullanır diyerekten genelde koyu renkler tercih etmişim. Bu durumu yavaş yavaş aşmak lazım tabi.

Orjinal veya sahte, piyasada herkesin elinde aynı renkleri, aynı logoları görmekten o kadar bunalıyorum ki AJDA'nın vitrinini görür görmaz tropikal bir adayı günübirlik ziyarete gitmiş gibi hissediyorum kendimi.


O kadar uzun zamandır AJDA müşterisiyim ki bazen boş zamanlarımda kaç tane Q&Q'um var acaba diye kafamdan sayıyorum. Coşkun Bey ile ticaretimiz zamanla ahbaplığa dönüştüğü için alışverişim genelde komik bir seyir izler.

Dükkana giriş... Aman efendim avukat hanımlar gelmiş... Hemen locaya kurulma...Coşkun Bey'in omzuma takmaya çalıştığı cafcaflı çantalara burun kıvırmam ve "-bunca yıllık müşterinim hala ne sevip sevmediğimi anlayamadın ya-" diye laf çarpıtmam... Annemle geldiysem anneme beni şikayet etme faslı... Yok ben bir şey almaya gelmedim dememe rağmen elimde çantayla dükkandan ayrılışım...

Coşkun Bey şeytana günah, eskimolara buz satabilecek ikna kabiliyetine sahiptir ama en çok güzel bir sohbete kıymet verir. Çanta fiyatlarını evirir çevirir sizin için makul bir hale getirir. Öyle ki bedava alıyormuş gibi sevinirsiniz. Hızına yetişilmez... Paketinize süpriz hediyeler koyar. Butik Çantacılık yapar. İnsan seçer. Çanta değil de evlatlık çocuk veriyormuş gibi müşterisini ölçer biçer.  Ne ikram edelim diye kokteyl vermiş evsahibi gibi etrafınızda dört döner. Öyle ki bazen ya bana birşey satarsa (bakın dikkat -ya alırsam değil!) diye dükkanına uğramadan dönmüşlüğüm de vardır.:)

Çalışanları da her zaman kibardır, güleryüzlüdür. Aynı anda heryerde olabilen bir patronla ben çalışsam çıldırır, 6. ayımın sonunda gelen müşterileri paket kağıdına sarmaya çalışırdım herhalde. O nedenle ayrıca takdir ederim kendilerini.

Kadıköy'e yolunuz düşerse Bahariye Caddesi girişinde, Boğa heykelinden caddeye doğru çıkarken sağdaki ilk araya sapın. KFC'nin 20 m. ilerisinde rengarenk vitriniyle Q&Q'yu göreceksiniz. Selamımı söylemeyi unutmayın...

0 comments:

Post a Comment