Biri beni çiziyor galiba. Gerçek değilim. Kağıt üzerinde çizilen bir karakterden ibaretim. Hem de ruh hali sıklıkla değişiyor çizerin. Komediden drama U dönüşü yapıyoruz. Sonra hop! kaldırmları aşıp karşı şeride, belgesele zıplıyoruz. Çizer nereye ben oraya....
Uzun süredir birşey yazasım yok. Bir şey yapasım da yok. Uyumak istiyorum bol bol. Plan yapıp yaptığım planlardan nasıl kaytarırım diyorum. Bazen daha kişisel, daha ayrıntılı şeyler yazmak istiyorum buraya.. Bloglara baktım da geçen. Özelini yazan ne çok insan var. Düzgün yazan ise çok az. Özeniyorum o paylaşımı görünce. Amma rahatlamıştır içini dökünce diyorum. Çünkü ben artık yapamıyorum. Çok insan biliyor adresimi. İçten bir sövemiyorum mesela.. Şikayet edip kızamıyorum... Böyle olunca da kendime dürüst davranmıyormuşum gibi geliyor. Yakıştıramıyorum kendime.. Böyle suya sabuna dokunmadan nereye kadar giderim acaba? Baskıya (kendi kendime yaptığım dahil) pek sabrım yoktur benim. Yakında bir delik açar akarım oradan dışarı :)
Bu mesela 5 yıl öncesi.. Bakışlar hevesli. Gaayet parlak..
Ofise koşa koşa gitmeler..Saçlar başlar, kıyafetler...
Sonra bir mahsunluk geliyor yavaştan...Yorgunluk ve bıkkınlık...
Enemmm! Bugün bir bakmışsınız ki içim içime kaçmış... İşten güçten sıyırmışım..
ya işte böyle...
0 comments:
Post a Comment